Bir araştırma ekibi, geleneksel bilgiyi altüst etti. Görünüşe göre, gelişmiş ekonomilere yapılan kredi akışları, herkesin düşündüğü gibi dipnot değildi.

"Minimum aktivite bekleyerek girdik—belki burada burada bazı dağınık anlaşmalar," dedi baş araştırmacılardan biri. "Ne bulduk? Tam tersini."

Rakamlar, ders kitaplarından farklı bir hikaye anlatıyor. Analistler, bu sermaye hareketlerini arka plan gürültüsü olarak görmüşken, veriler çok daha önemli bir şeyi ortaya koydu. Söylemeye çalıştığımız şey, aslında olmadığı varsayılan önemli bir maruziyet.

Bu, varsayımların gerçeklikle karşılaştığı ve kötü bir şekilde kaybettiği anlardan biri. Gelişmiş pazarlardaki kredi ayak izi, akademik konsensüsün öngördüğünden çok daha büyük çıktı. Küresel sermaye akışları hakkında başka neleri yanlış anladığımızı merak ettiriyor.