Amerikan Federal Rezerv (FED) sistemi içinde faiz indirim politikası hakkında yoğun tartışmalar yaşanıyor, yönetim kurulu üyesi Stephen Milan büyük bir faiz indirimi savunucusu haline geldi. Milan, en yüksek 50 baz puan indirim öneren dikkat çekici bir teklif sundu, bu tutum çoğu FED yetkilisi ile belirgin bir tezat oluşturuyor.
Milan, mevcut para politikasının fazla sıkı olduğunu ve ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini düşünüyor. Son FED toplantısında, kabul edilen 25 baz puandan daha büyük bir faiz indirimine gidilmesi gerektiğini savunarak farklı bir görüş ifade etti. Bu görüş, FED içindeki ekonomik görünüm değerlendirmeleri konusundaki ayrılıkları ortaya koyuyor.
Ancak, diğer Federal Rezerv (FED) yetkilileri hızlı faiz indirimine temkinli bir yaklaşım sergiliyor. Enflasyon sorunlarının henüz tamamen çözülmediğinden endişe duyuyorlar, bu nedenle kademeli bir faiz indirim stratejisini destekliyorlar. Bu görüş, enflasyonun etkili bir şekilde kontrol altına alındığından emin olmadan para politikasının çok hızlı bir şekilde gevşetilmemesi gerektiğini savunuyor.
Federal Rezerv (FED) içindeki bu tartışma esasen iki farklı ekonomik yönetim anlayışını yansıtmaktadır: biri, hızlı değişen ekonomik ortama uyum sağlamak için hızlı tepki verme eğilimindeyken; diğeri, erken politika gevşetme nedeniyle ortaya çıkabilecek risklerden kaçınmayı vurgulayan temkinli bir yaklaşımı savunmaktadır.
Bu ayrılık yalnızca ABD'nin ekonomik politika yönünü etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda finansal piyasalarda büyük bir ilgi uyandırıyor. Piyasa katılımcıları, Federal Rezerv (FED)'in her bir hareketini dikkatle takip ediyor ve gelecekteki faiz politikalarının yönünü ve bunun ekonomiye olası etkilerini tahmin etmeye çalışıyor.
Ekonomik verilerin sürekli güncellenmesi ve küresel ekonomik koşulların değişmesi ile birlikte, Federal Rezerv (FED) politikalarının oluşturulma süreci zorluklarla karşılaşmaya devam edecektir. Ekonomik büyüme ile enflasyon kontrolü arasında denge sağlama sürecinde, FED farklı görüşler arasında denge noktası bulmak zorundadır, böylece en uygun para politikasını oluşturabilir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
10 Likes
Reward
10
7
Repost
Share
Comment
0/400
mev_me_maybe
· 9h ago
Yine rol yapıyorsun.
View OriginalReply0
CryptoNomics
· 9h ago
*of* bir monte carlo simülasyonu, 50bps kesintinin %82.4 politika hatası olasılığı gösterdiğini ortaya koyuyor. amatörler.
View OriginalReply0
MEVSupportGroup
· 9h ago
Powell düşüşü az mı buluyor?
View OriginalReply0
SatoshiHeir
· 9h ago
Klasik fiat yanılgısı, Milan'ın Satoshi Nakamoto'nun deflasyon üzerine yaptığı ince argümanları okumamış olduğunu açıkça gösteriyor.
Amerikan Federal Rezerv (FED) sistemi içinde faiz indirim politikası hakkında yoğun tartışmalar yaşanıyor, yönetim kurulu üyesi Stephen Milan büyük bir faiz indirimi savunucusu haline geldi. Milan, en yüksek 50 baz puan indirim öneren dikkat çekici bir teklif sundu, bu tutum çoğu FED yetkilisi ile belirgin bir tezat oluşturuyor.
Milan, mevcut para politikasının fazla sıkı olduğunu ve ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini düşünüyor. Son FED toplantısında, kabul edilen 25 baz puandan daha büyük bir faiz indirimine gidilmesi gerektiğini savunarak farklı bir görüş ifade etti. Bu görüş, FED içindeki ekonomik görünüm değerlendirmeleri konusundaki ayrılıkları ortaya koyuyor.
Ancak, diğer Federal Rezerv (FED) yetkilileri hızlı faiz indirimine temkinli bir yaklaşım sergiliyor. Enflasyon sorunlarının henüz tamamen çözülmediğinden endişe duyuyorlar, bu nedenle kademeli bir faiz indirim stratejisini destekliyorlar. Bu görüş, enflasyonun etkili bir şekilde kontrol altına alındığından emin olmadan para politikasının çok hızlı bir şekilde gevşetilmemesi gerektiğini savunuyor.
Federal Rezerv (FED) içindeki bu tartışma esasen iki farklı ekonomik yönetim anlayışını yansıtmaktadır: biri, hızlı değişen ekonomik ortama uyum sağlamak için hızlı tepki verme eğilimindeyken; diğeri, erken politika gevşetme nedeniyle ortaya çıkabilecek risklerden kaçınmayı vurgulayan temkinli bir yaklaşımı savunmaktadır.
Bu ayrılık yalnızca ABD'nin ekonomik politika yönünü etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda finansal piyasalarda büyük bir ilgi uyandırıyor. Piyasa katılımcıları, Federal Rezerv (FED)'in her bir hareketini dikkatle takip ediyor ve gelecekteki faiz politikalarının yönünü ve bunun ekonomiye olası etkilerini tahmin etmeye çalışıyor.
Ekonomik verilerin sürekli güncellenmesi ve küresel ekonomik koşulların değişmesi ile birlikte, Federal Rezerv (FED) politikalarının oluşturulma süreci zorluklarla karşılaşmaya devam edecektir. Ekonomik büyüme ile enflasyon kontrolü arasında denge sağlama sürecinde, FED farklı görüşler arasında denge noktası bulmak zorundadır, böylece en uygun para politikasını oluşturabilir.