Uzun vadeli yatırımlar açısından, altın etkileyici sonuçlar gösteriyor. Kişisel olarak, altını nispeten düşük bir maliyetle tutuyorum ve onun uzun vadeli yükseliş eğilimine dayanarak tutmaya devam etmeye karar veriyorum.

Tarihsel veriler, altın fiyatlarının çoğu durumda yukarı yönlü bir eğilim gösterdiğini ortaya koymaktadır. Düzeltme dönemlerinde bile, genellikle %20-30 aralığıyla sınırlıdır. Tek önemli düzeltme, 2012 ile 2015 yılları arasında meydana gelmiş ve yaklaşık %50 oranında olmuştur; bu, önceki 10 yıllık boğa piyasasından kaynaklanmıştır.

2003 ile 2012 yılları arasında altın fiyatı yaklaşık 300 dolardan 1800 doların üzerine çıkarak neredeyse 6 kat arttı. 10 yılda 6 kat artış pek de etkileyici görünmese de, yıllık getiri yaklaşık %20'dir ki bu da çoğu tasarruf ve yatırım ürünlerinden önemli ölçüde yüksektir.

2012'den 2015'e kadar olan düzeltme dönemini ve 2020'de yeni zirvelere yeniden ulaşma sürecini göz önünde bulundursak bile, daha uzun vadeli bir zaman dilimi açısından altının yatırım değeri hâlâ önemlidir. Örneğin, 2003'ten 2020'ye kadar olan 17 yıllık dönemde, 6 katlık bir artış, yıllık ortalama %11,1 getiri anlamına geliyor.

Daha da etkileyici olarak, zaman aralığını günümüze kadar uzattığımızda, 2003 yılında 300 dolardan mevcut yaklaşık 3800 dolara, altın fiyatı 22 yılda 12,6 kat artmış ve yıllık getiri %12,21 olmuştur.

Bu veriler, altın fiyatlarındaki dalgalanmalara rağmen, uzun vadeli perspektifte hâlâ önemli bir değer artışı potansiyeliyle yatırım tercihi olduğunu açıkça göstermektedir. Uzun vadeli bir bakış açısına sahip yatırımcılar için altın, kesinlikle göz önünde bulundurulması gereken varlık dağıtım seçeneklerinden biridir.